Herkesin Tarkan’a hayran olduğu ilk anları mutlaka vardır. Ya bir konserine gitmiştir oradan sonra Tarkan’dan kopamamıştır, ya bir kasetini dinlemiştir o anda Tarkan kanına girmiştir. Hikayeler hep başka başka ama sonu aynı yere ulaşıyor. Tarkan’a…
Benim hikayem de 1994 yılının Mart veya Nisan ayında başladı. Aacayipsin albümü çıkmamıştı daha. O zamanlar hep yabancı müzik dinlerdim. En favori sanatçılarım Michael Jackson ve Madonna’ydı. Blue Jean dergisinin sıkı takipçisiydim. Bu dergi yabancı müzikle ilgili haberleri, şarkıcıları tanıtır, onlarla ilgili haberleri yazardı. –Şu anda hala yayınlanıyor sanırım- Derginin verdiği çıkartmalarla ve posterlerle odamın kapısını tamamen kaplamıştım. Defterlerim vardı çıkartmaların kalanını ve dergiden kestiğim sanatçıların resimlerini bu defterlere yapıştırır onlarla ilgili kısa notlar alırdım. Dergide bazı başlıklar hoşuma giderdi, kopya kağıdıyla o başlıkları deftere geçirir ve kurşun kalemi ıslatarak bu yazıları boyardım. Bu defterlerim hala duruyor. Çocukça şeylermiş belki ama arada çıkartıp bakmak çok zevkli oluyor…
İşte o zamanlarda Türk Pop Müziği de canlanmaya başlamıştı. Sezen Aksu’nun yıllardır Türk Hafif Müziği adı altında yaptığı tarz isim değiştirmişti. Yonca Evcimik’in “Abone” si patlamıştı. Tarkan da “Yine Sensiz” ile açılışı yapmıştı ama nedense o zamanlar hiç ilgimi çekmemişti. 1993 yılında üniversite sınavına hazırlanıyordum. Beklide yoğun derslerim arasında müzik dinlemeye zaman bulamamıştım.
Hangi kanal olduğunu hatırlamıyorum ama Aydan Şener’in Tarkan üzerine hazırladığı bir programa denk geldim. Tarkan daha Aacayipsin albümünü çıkarmamıştı. Saçı uzundu, arkadan toplamıştı. Yine Sensiz albümü imajındaydı hala. Sokak röportajları yapılmıştı Tarkan ile ilgili. Sokakta soru sorulan herkes Tarkan’ı çok beğendiğini söylüyordu ve bir kız cüzdanından Tarkan’ın resmini çıkartıp gösterdi. Tarkan ile yapılan uzun röportaj ardından bir masa etrafına oturdu Tarkan, Aydan Şener ve saz ekibi. Türk Sanat Müziği’nden şarkılar söyledi Tarkan o güzel sesi ve yorumuyla.
Bana Tarkan ışığı o programda yandı. O anda ne oldu beni o programı izlemeye itti bilemiyorum. Daha önce Tarkan’ın farkına neden varamadım bilemiyorum. Beklide Tarkan’ın şarkılarını duymuştum ama yüzüne, gözlerine iyi bakmadığım için farkına varamamıştım.
Ama öyle veya böyle. Yine Sensiz ile veya Dudu ile. Herkes mutlaka bir şekilde veya bir zamanda hayran oluyor Tarkan’a. Asıl güzel olan yediden yetmişe hayranlarının olması.
Onun o çakmak çakmak yeşil gözleri tam on ikiden vuruyor bütün kalpleri…
Ebru - 16.08.2007