PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ozan Çolakoğlu röportajı: ‘Hepsi senin mi’yi hiç istemedim!



TarkanColl
02-08-12, 21:53
21.Temmuz.1994tarihli PM dergisinde Hande Öğüt'ün Ozan Çolakoğlu ile röportajı

‘Hepsi senin mi’yi hiç istemedim!
Karizması, fizik özellikleri ve yorumu biryana, Tarkan’ı bu kadar popüler yapan unsurlardan en önemlisi iki albüme de imzasını atan isim: Ozan Çolakoğlu… Eski bir “rocker olan” ve mecburiyetten dolayı popmüzik piyasasına giren Ozan’ın birçok pop albümlerine de büyük katkısı var.
Ama hedefi çok iyi bir aranjör olmak değil, işte hedefleri ve şikayetleri ile Ozan Çolakoğlu;
-Ozan, pek kimse bilmese de senin sıkı bir “rock” kültürün var. Hatta geçen yıl Bon Jovi konserinin alt grubu Badluck’ta davul çalarken gördük seni. Neden rock müzikten pop müziğe geçtin?
Yedi yaşımda klavye ile tanıştım, sonra esas enstrumanım davul oldu. Ve lise çağlarından bugüne sürekli amatör rock gruplarında çalmaya başladım. Kargo’nun düzenlemelerini yaptım. Ancak bir stüdyoda çalışmaya başlayınca mecburen her işi yapmak zorunda kalıyorsunuz.
-Rock müzikten tamamen koptun mu?
Rockı bırakıp popa yöneldim ama kopmadım, ikisini bir arada sürdürmeye çalışıyorum.
-Gerçekte yapmak istediğin müzik hangisi?
Asıl hedef müziğim New Age. Kendi başıma çalıştığım zamanlar ister istemez o çıkıyor. Bana en yatkın, beni en mutlu eden müzik New Age. Müthiç bir doğallık içinde huzur ve rahatlık buluyorum.
-Bu türde kendin için bir albüm hazırlayacak mısın?
Evet, artık hiç iş almıyorum. Sırada Ümit Sayın’ın albümü var, bitince kendiminkini hazırlayacağım. Asıl hedefim, Türkiye’nin en iyi aranjörü olmak filan değil., sadece bu albümü hazırlamak ve film müziği yapmak.
-Pop piyasasına birşeyler yapmaktan hoşnut değilsin. Peki Tarkan’ın ilk kasetinden sonra neden ikincisini de üstlendin?
Tarkan’ın aranjörlüğünü üstlenmek bir yana, ona arka arkaya dört tane de beste yaptım. Çünkü piyasa kaygısı yoktu. İkimizin de kafa yapıları aynı, yeniliklere açık, kendine güveniyor ve korkusu yok. Sadece Tarkanla istediğim şeyleri yapabildiğim için ikinci albümünü de üstlendim. İlk albümü çok ümitsiz görüyordum, bu kadar tutması karşısında hayrete düştüm. Bunda “Kıl oldum abi”nin ve Tarkan’ın fiziğinin büyük etkisi vardı mutlaka. Ama ikinci albümü çok daha başarılı buluyorum. İkimiz de ses, müzik, beste, aranje konusunda büyük aşamalar kaydettik.
-Eli yüzü düzgün albümlerde bile ticari parçalar oluyor mutlaka. Meselai sizde “Hepsi senin mi?”yi koydunuz bu anlayışla. Ve albümün çizgisi bir anda değişti.
Haklısın. Ben hiç istemedim o parçanın konulmasını, çok karşı çıktım ama bir Sezen Aksu eserinin albüme hoş bir boyut getireceğini söylediler. Oysa ki albümün tüm tarzını, genel kalitesini bozuyor. Eleştirmiyorum, sadece bu albüme göre bir parça değil. Ama hit oldu, her yerde o çalınıyor. Sen dört ay çalışıyorsun, ama üç saatte yapılan bir parça bir anda adını siliyor. İşte bu yüzden gideceğim buralardan.
-Bir albümün başarısında yorumcu mu, aranjör mü daha etkili?
Türkiye’de dinleyicilerin yanı sıra, çok az plak şirketi aranjenin ne olduğunu ve önemini biliyor. Kötü aranjeleri olan albümler bile çok satıyor. Aranjörün çok büyük önemi var, her enstruman her yerde kullanılmaz, doğru kullanım için mutlaka profesyonel bir bakış açısı gerekir. Ama insanlar buna hiç dikkat etmiyor, müzik, müzik olarak değil, neşelenmek veya hüzünlenmek için dinleniyor.
-Bir “son söz” ile söyleşimizi sonlandıralım mı?
İki yıldır pop müzik piyasasındayım., ciddi bir konumum var, insanlar beni beğeniyor, para da kazanıyorum. Ama bu bana bir şey vermiyor, mutlu etmiyor. O nedenle bir süre sonra sadece kendim için işler yapacağım. Amerika’ya gidemesem bile yılda sadece 1-2 prodüksiyon yapmayı hedefliyorum.

http://i46.tinypic.com/178qgz.jpg

bounce
05-08-12, 15:31
Ozan Çolakoğlu çok iyi bir müzisyen ama piyasayı bilmiyor... Allahtan Tarkan ısrar etmiş de bu şarkıyı kazanmışız... Ozan Çolakoğlu bir röportajında şunu söylemişti...''Tarkanın fikirleri genelde doğru oluyor''

TarkanColl
05-08-12, 15:52
Tarkan'ın Tarkan olmasında Ozan Çolakoğlu'nun payı var ama, Ozan da Tarkan olmasaydı belkide şimdi bir rock grubunda davul çalıyor olurdu. Belki bu durumdan çok memnun olurdu, istediği müziği yapardı ama şu anki popülerliğine ulaşamazdı bence.

İkisi bir arada güzel işler çıkarttılar. Allah bilmiş de yollarını bir yerde kesiştirmiş :)